AŞK-A BÜYÜ 2

O tatsız hafta sonu üzerinden iki hafta geçmişti. Hayatları normal düzeninde devam ediyordu. İlknur iş bulmuş, bir veterinerin yanında çalışmaya başlamıştı. Mutluydu, hayatında her şey istediği şekilde gerçekleşiyordu. Yaşadığı hayatı, ailesini, arkadaşlarını ve işini çok seviyordu...
O sabah çok erken uyanmıştı İlknur. Günlerden pazardı ve bütün aile evdeydi. Hemen mutfağa gitti ailesine güzel bir kahvaltı hazırlamak için ve babasının en sevdiği böreklerden yaptı. Sofra hazırdı sıra ailesini uyandırmaya gelmişti, evdeki herkesi tek tek öperek uyandırmış şen kahkahalar atarak kahvaltıya gelmelerini söylemişti. Mutlu bir pazar kahvaltısı yaptılar, İlknur sofrayı toparlayıp bulaşıkları yıkadı tam oturacaktı ki kapı çaldı.

İlknur kapıyı açtı ve kısa süreli bir şok yaşadı. Köyde kendisini istemeye gelen adamın annesi ve kız kardeşi karşısındaydı ne diyeceğini bilemedi ve annesini çağırdı.  "Kapıya gelen misafir geri çevrilmez" deyip aldı annesi misafirleri içeriye. Hep birlikte oturdular salona, herkes birbirine bakıyordu sessizliği bozan adamın annesi Suzan Hanım oldu. Hal hatır sorup sohbet etmeye başladılar, İlknur şaşkınlıkla izliyordu olanları. Suzan Hanım İlknur'a dönüp "Güzel kızım hadi bir kahve yap da içelim" dedi. İlknur bir şey söylemeden mutfağa geçti kahveleri yapmak için. Arkasından adamın kız kardeşi Elif de geldi "Yardım edeyim sana" dedi. İlknur teşekkür ederek bardaklara su doldurmasını istedi. Kahveleri ocağa koymuştu, arkası dönüktü Elife. Elif cebinden çıkardığı küçük şişedeki sıvıyı içme suyu olan büyük damacananın içerisine boşalttı ve hiçbir şey yokmuş gibi doldurdu bardakları suyla. Kahveler hazırdı salona geçtiler birlikte, Elif otururken göz kırptı annesine ve gülümsedi ikisi de. Suzan Hanım köyde habersizce gelip İlknur'u istedikleri için özür diledi bu yüzden geldiklerini ve adreslerini de köydeki akrabalarından öğrendiğini söyledi. İlknur ve ailesi bu sözleri duyunca rahatladılar, keyifle kahvelerini ve Elif'in doldurduğu suları içtiler. Kahveleri bitince müsaade istedi Suzan Hanım ve kızı. Misafirler gitmişti, derin bir oh çekti İlknur "Bir daha gelmezler artık" diye düşünmüştü ama bunun bir son değil tam aksine başlangıç olduğunu bilemezdi...
Gece olmuş yatma vakti gelmişti artık ama garip bir his vardı içinde, kalbi sıkışıyordu adeta. Uyumak istiyor ama uyuyamıyordu, saat gece yarısını geçmiş 2 ye geliyordu ki birden derin bir uykuya daldı. Sabah olmuştu çığlık atarak uyanmış çok kötü kabuslar görmüştü, içi hiç rahat değildi. Mutfağa gidip su içti, içtiği her yudumda içindeki sıkıntı bir kat daha artmıştı anlam veremedi ne olduğuna. İşe gitme vakti gelmişti, hazırlanıp çıktı evden...
Üç gün geçmişti Suzan Hanım'ın ziyaretinin üzerinden. Akşam yemeklerini yemiş ailecek oturmuş sohbet ediyorlardı, babasının telefonu çaldı arayan Suzan Hanım idi. "Yarın akşam müsaitseniz ziyarete gelmek istiyoruz sizi" demişti.




İlknur'un babası biran şaşırmıştı ve "Tabi, buyurun gelin" deyivermişti. Telefonu kapattılar ama adam neden kabul ettiğini anlayamamıştı istemsizce söylemişti. İlknur da anlam veremedi kızması lazımdı ama kızamıyordu "Gelsinler ne zararı var sanki" diye düşünmeye başlamıştı. Ertesi akşam olmuş, İlknur ve annesi misafirlere çayın yanında ikram etmek için pasta ve börek hazırlamışlardı. Kapı çaldı gelenler Suzan Hanım, oğlu Vedat ve kızı Elif idi birde büyük babaları Hasan Dede vardı yanlarında. Vedat çok şık bir takım elbise giymiş, elinde çiçek ve çikolatayla İlknur'a bakıyordu. İlknur da bakakaldı bu genç adama, "Ne kadar da şık görünüyor" diye düşündü içinden. Annesinin  "Kızım içeri davet etsene misafirimizi" demesiyle geldi kendine, "Buyurun lütfen" dedi. Vedat elindeki çiçekleri İlknur'a uzatarak "Sizden daha güzel olamazlar ama bunlar sizin için" dedi, İlknur teşekkür edip aldı çiçekleri. Herkes salon da oturmuş sohbet ediyordu. İlknur kahveleri getirdi, adettendi gelen misafire kahve ikram etmek. Hasan Dede kahvesinden bir yudum aldı ve söze girdi "Efendim sebebi ziyaretimiz malum, oğlumuz kızınızı görmüş beğenmiş Allah'ın emriyle Peygamber'in kavliyle kızınızı..." Birden İlknur'un babası kesti Hasan Dedenin lafını, çok sinirlenmişti ve Suzan Hanıma dönerek "Ben size köyde böyle bir şeyin olamayacağını, kızımı oğlunuza vermeyeceğimi söylemedim mi? Siz ne cesaret böyle bir şey için tekrar gelebiliyorsunuz!" diye bağırdı misafirlere. İlknur hemen ayağa kalkarak kolundan tuttu babasını ve sakin olmasını söyledi. Vedat'la göz göze geldi o anda sonra babasının kulağına bir şeyler fısıldadı. Adamın gözleri kocaman olmuş ve birden sapsarı kesilmişti kızının söyledikleri karşısında şaşkınlığını gizleyemiyordu...    


  Devam Edecek                                                                     SunSet
AŞK-A BÜYÜ 2 AŞK-A BÜYÜ 2 Reviewed by SunSet on Çarşamba, Ocak 20, 2016 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.